"Günümüz Batı dünyasında İslam ve şiddet arasında çok sıkı bir bağ kurulduğuna,
hatta topyekûn müslümanların şiddetsever bir kitle olduğuna ilişkin küresel
ölçekli bir algı oluşturulduğuna tanık olunmaktadır. İslam ve müslümanlar
hakkında böyle bir menfi algının oluşmasında geleneksel fıkıh doktrininde
savaşın temel gerekçesini küfür ve kâfirlerin varlığına bağlama anlayışının
yanında Joseph Schacht, Rudolph Peters gibi Batılı bazı araştırmacıların cihad
kavramını İslam ve müslümanların emperyal hedeflerine hizmet eden bir araç ve
kaldıraç olarak tanımlamalarının payı bulunmaktadır; ancak bize göre söz
konusu algıyı besleyen en önemli faktör hâl‐i hazırda kan gölü görünümündeki
Ortadoğu coğrafyasında IŞİD (DAEŞ) gibi örgütlerce üretilen şiddet ve terörün
Kur’an ve cihad gibi referanslara atıfla meşrulaştırılmaya çalışılmasıdır. IŞİD
(DAEŞ) örgütüyle ilgili birçok analizde şiddet ve terörün Kur’an ve yorum
meselesiyle ilgili olduğu özellikle vurgulanmaktadır. Kimilerince kabul gören bu
analizler din referanslı şiddetle Kur’an ve yorum arasında doğrudan bir bağ
bulunup bulunmadığı meselesini etraflıca tartışmayı gerekli kılmaktadır."
İlahiyat Bilimleri Araştırma Vakfı (İBAV) adına Erciyes Üniversitesi İlahiyat Fakültesi bünyesinde çıkarılan "bilimname" dergisinin 32. sayısında yayınlanan ve yukarıda "öz"ü verilen makalenin tamamını okumak için: http://bilimname.com.tr/indir.asp?ID=530
Yayın Tarihi: 30.12.2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder