Sözden Öte | 23 Mayıs 2015 | İslam ve Protestanlık

  • Son günlerde Batı medyasındaki bazı figürler, İslam’da reforma ihtiyaç duyulduğu, Hıristiyan gelenekte Martin Luther’in yaptığı gibi İslam dünyasından da birilerinin çıkıp İslam dinini reform etmesi gerektiği gibi fikirler ve teklifler öne sürüyorlar. Batı medyasının İslam’da reform konusuyla ilgilenmesi ne anlama geliyor? 
  • Hıristiyan Batı dünyasında dinî reform denilince Luther, Kalvin gibi reformistlerce şekillendirilip içeriklendirilen Protestanlık akla gelir. Batı’da Protestanlığın ortaya çıkışını hazırlayan faktörler nelerdir? 
  • Protestanlık Hıristiyan gelenekte kime ve neye karşı protestodur? 
  • Protestanlıktaki temel kabuller ve fikirler nelerdir? 
  • İslam dininde Protestanlığa benzer bir reform ihtiyacı ve imkânı söz konusu mudur? 
  • İslam’da ictihad, ıslah, tecdit, teceddüt gibi kavramların reformla ilişkisi nedir? 
  • İslam tarihi boyunca dinî düşüncede yenilik ve yenilenme hareketleri ortaya çıkmış mıdır?
  • Bu hareketlerin temsilcileri ve belli başlı özellikleri nelerdir? 
  • Her yüzyılda bir müceddit (dinî düşünceyi yenileyen) çıkacağına dair rivayet sahih midir?
  • Selefilik, Vehhabilik gibi ekoller ile Hint Alt kıtası ve Mısır gibi İslam coğrafyalarında yirminci yüzyılın başlarında hız kazanan ve “İslam modernizmi” diye tanımlanan düşünce akımları reformist midir?
  • İslam düşüncesinde yenilenme ihtiyacı var mıdır? 
  • Şayet varsa, bu yenilenme nasıl ve ne şekilde gerçekleştirilebilir?

1 yorum:

  1. Hocam tarihselciliği anlatırken Akra bin habis ile ilgili örnek verdi. Bu duruma göre bazı ayetlerin indiği dönemlerde bir mevcut sorunu çözdüğü ancak aynı sorunun olmadığı dönemlerde o ayetin hükmünün askıya alınabileceği, sonraki bir zaman diliminde ayetin çözeceği sorunun oluşması ile ayetin tekrar uygulanabileceği belirtilmektedir.

    Bu uygulamayı doğru kabul edersek günümüzdeki baş örtüsü hususunu burada nereye oturtmalıyız. Baş örtüsünün neden emredildiğinin o dönemdeki sebebleri günümüze taşındığında acaba nasıl değerlendirmek gerekir. Çünkü artık kimse kimseye istisnalar hariç saçından/telinden dolayı veya kadınlığından/şehvetinden/saçının açık olmasından dolayı saldırmıyor. Bu duruma göre baş örtüsü hala emir niteliğinde mi acaba diye sormadan edemiyorum. Bunun gibi daha bir çok konunun olduğu muhakkak. Birde şunu vurgulamak istiyorum. İslamda içtihad veya rey in uygulandığı söylendi. İslam ülkelerinin geneline baktığımızda hakikaten rey veya içtihatın uygulandığını söylemek ne kadar doğru olur selamlarımla….

    YanıtlaSil