Sözden Öte | 16 Mayıs 2015 | Kur'an ve İnsan | (Babası Muzaffer Öztürk ile)

  • Kur’an’ın vahyediliş amacı nedir?
  • Allah “Kur’an’ı inzal ettik” derken ne kastetmiştir?
  • Kur’an’da Allah’ın insanlıktan temel talepleri nelerdir?
  • Kur’an’da insan nasıl tanımlanır?
  • İnsan eşref-i mahlûkat mıdır?
  • İnsanın Ahsen-i Takvim olarak yaratılması ne demektir?
  • Kur’an’ın ifadeleri ışığında insanın bu âlemdeki varlık sebebi ve gayesi nedir?
  • Kâinatın ve insanın yaratılış amacı nasıl izah edilebilir? 
  • Kur’an’daki tarifler ve tasvirler çerçevesinde Müslüman kimdir?
  • Müslüman kimlik ve karakterin olmazsa olmazları nelerdir?
  • İman ve Amel-i Salih ne demektir?
  • Müslümanın pratik hayatında ahlakın yeri nedir?
  • Müslüman insan için ahlak bir dekor mudur yoksa olmazsa olmaz temel bir unsur mudur?
  • Müslümanın hayatında günah-tövbe ilişkisi nasıl olmalıdır?

1 yorum:

  1. Öncelikle Muzaffer amcanın bilgisine hayran kalmamak mümkün değil. Allah çabasının karşılığını versin, ömrünü uzun etsin ki bu araştırma ruhlu insanın kendi dönemi dışında farklı açılımlara da tanık olmasını sağlasın.Örnek verildi. Fussilet suresindeki bir ayetin Hz ömer ,Ebu bekir,Osman,Ali tarafından farklı farklı anlaşıldıklarım ifade edildi. Ben bu tür ifadeleri okuduğum kitaplarda da gördüm. Anlamadığım aynı dönemde yaşamış kişilerin kendisine ayet inen peygambere bunun ne manaya geldiğini sormamaları ve farklı yorumda diretmeleri veya başka bir açıklaması mı var bilemiyorum ama bu ifadeyi aklım doğru kabul etmekte zorlanıyor. Zira peygamber efendimiz sorulardan kaçan birisi de değildi diye düşünüyorum.

    Başka bir olay Kuranı nasıl anlamalıyız diye soru soranlara. kuranı kendi dilinde tercümesinden anlayarak okuyacaksın kardeşim. mesajı okuyacaksın/anlayacaksın kuran anlaşılmamak için inen bir din değildir. herkeste kendi dilindeki anlayabildiği kadarıyla anlayacaktır.Yoksa Arapça ne dediğini bilmeden okumanın faydalı olduğunu düşünmüyorum zira bu anlayışın bizi getirdiği yer malumunuz. Bu konuda Diyenetin cevabını da sizlerle paylaşmak isterim işte sorum işte diyanetin cevabı:
    Diyanete sordum
    Arapça Allahın tercih ettiği kutsal bir dil midir? Kuranda Allahın herkesin Arapça bilmesini zorunlu tuttuğuna dair bir ayet var mıdır? Ben ortamı gereği konuşma dili Türkçe olan ve Türkiye’de Türk olarak doğmuş birisi olarak kendi dinimi yaşayabilmem için mutlaka Arapçayı bilmem mi ? gerekiyor/ dayanağı nedir?
    Cevabı:Arab dilinin Allahın tercih ettiği kutsal bir dil olduğunu söylemek dinen uygun olmaz. Arabçanın biz Müslümanlarca önemi, Kur'ân-ı kerimin ve Peygamberimizin dili olmasıdır. Hem Allah'ın ayetleri hem de hadisler Arabça olduğu için biz bu dili öğrenir ve okuruz. Böylece de yaratıcımızın emir ve yasaklarını öğrenir ona göre hayatımızı tanzim ederiz. Yoksa bizatihi dil olarak Arabçanın bir kutsallığı yoktur, başka dillere de üstünlüğü yoktur.
    b. Ne Allah Teâlâ Kur'ân-ı keriminde ne de Peygamber (s.a.v.) hadislerinde herkesin ana dilinin yanında ikinci bir dil olarak Arapça bilmesini zorunlu tuttuğuna dair bir ayeti veya hadisi yoktur. Dinde alim olmak isteyen kişi için arabça bilmek zorunludur. Normal Müslümanların Arabça bilmesine gerek olmadığı gibi böyle bir zorunlulukta yoktur.
    Selamlarımla....

    YanıtlaSil